27 Ocak 2012 Cuma

GİDECEĞİNİZ NEHRİ İYİ SEÇİN

* Dünya, ahiretin ufacık bir misali. Burada mescitlere, camilere gidenler, orada hakikisine gidecekler. Burada, kötü yerlere gidenler, orada kötü yerlere gidecekler. Bu, dünyadan ahirete akan iki nehir gibidir. Bir tanesi Cennete gidiyor, bir tanesi Cehenneme gidiyor. Herkes, bu nehrin birinde mutlaka gider, ama yavaş gider, ama, çabuk gider! Fakat, kendisinin bulunduğu nehir, onu bir yere götürür. İnsanın kendisi gidemez tabi, ama, bir yere de, gitmesi lazım. Bu yüzden, gideceğiniz nehri iyi seçin. * Mühim olan, sonsuz beraber olmaktır. Bu dünyada, ne kadar uzun yaşarsan yaşa, yine ayrılık var. Ama ahirette sonsuz beraberlik var. Büyükleri seven, orada onlarla beraber olacaktır. * Kalbi yanan, seni de, kendini de kurtarır. Kalbi yanmayan seni de, yakar. * Dünya iş yeridir. Ahiret ücret yeridir. * Bu dünyada ölmeden olmak yoktur. Zahmetsiz, çalışmadan, bir şeye kavuşacağını zanneden ahmaktır. * Hz. Ali buyurdu ki: (Dünya nimetlerini inceledim, en iyisinin sağlık, en büyük sıkıntının da, borçlu olmak olduğunu anladım.) * Büyüklerden, evliyalardan yardım her zaman değil, her çare bitip tükendiğinde istenir. * Abdullah ibni Mübarek hazretleri, 4000 Hadis-i şeriften4 düstur seçmiş: 1- Devamlı bir günah işleyen bir kadına güvenme, yani dikkatli ol, 2- Mala aldanma, 3- Karnını tok tutma, 4- Amel edeceğin kadar ilim öğren, yani lüzumsuz bilgi peşinde koşma. * Yukarıda olan mahrum kalır. Yukarıda değil aşağıda olmak lazım. Yani kibirlenmek yok, tevazu sahibi olmak var. * Büyüklerin kitaplarını okumak çok önemlidir, bir saat kitap okumak, onlarla yarım saat sohbet etmek gibidir. * Bu dünyada imrenilecek iki insan vardır: Ya âlim, ilmiyle cehaletle savaşır, ya da zengin, çok parası var, fakirlikle savaşır. * Hayırlı insan, hayra vesile olur. Bir insanın hayırlı mı, şerli mi, olduğu icraatından belli olur. * Ne zaman, bir Müslüman kardeşinizi görseniz, belki de, benim kurtuluşum bu mücahidin duasındadır, diye ondan dua isteyin. * Evladına haram işletmek, haram işlemesine sebep olmak, kendi eliyle onu ateşe atmak demektir. * Kurda kuşa faydalı olmalı. Hiç kızmamalı. Peygamber efendimiz, İslamiyet’i ilk yaymaya başladığı zaman, hiç kimse Müslüman değildi. Sonra yavaş yavaş, Hazret-i Ebu Bekirler, Hazret-i Ömerler meydana geldi. Sanki o zamanda yaşıyormuş gibi inanıp, o şekilde yola çıkılırsa, herkes hayranlık duyar. Herkes, Allah’ın kulu. Herkesin iyiliğe ihtiyacı var. Herkesin güzel söze ihtiyacı var. Herkesin nasihate ihtiyacı var

Hiç yorum yok: