1 Şubat 2012 Çarşamba

ÖMÜR EZANLA NAMAZ ARASI KADARDIR




Torunu, pamuk gibi bembeyaz sakallı,nur yüzlü dedesine merakla soruyor : 

'Dedeciğim! Bir insanın ömrü ne kadar olur?' Dede tatlı bir 
gülücükle: 

'Ezanla namaz arası kadar yavrucuğum.' deyince torun: 

'Nasıl yani, ömür bu kadar kısa mı?' der. Dede: 

'Evet yavrum. ömür, namazsız ezanla, ezansız namaz arası 
kadardır.' diye cevap verir. Torun yeniden sorar: 

'Namazsız ezan ve ezansız namaz sözlerinden ne kastettiğini 
anlamadım dedeciğim. Bu ne demek açıklar mısın?' Dede şefkatle ellerinden tuttuğu torununa: 

'Bak yavrum, geçenlerde komşumuzun çocuğu doğdu. Çocuğun 
kulağına ezan okundu değil mi? işte o ezanın namazı kılındı mı? Kılınmadı. 
O ezan 'Namazsız ezan'dı. insan öldüğü zaman kılınan cenaze 
namazının da ezanı yoktur. O da 'Ezansız namaz'dır. Aslında o namazın ezanı insan doğunca okunmuştu kulağına. 

'Bak ey insan! Doğdun, ama öleceksin, ömür çabuk biter, 
hayatını iyi değerlendir. Boşa vakit harcama!' ikazını yapıyordu o ezan. İşte yavrum ÖMÜR EZANLA NAMAZ ARASI KADARDIR. Sakın boşa geçirme. Ömrünü dolu dolu yaşa, bir nefes bile boşluk bırakma!'


1 yorum:

Unknown dedi ki...

teşekkürler